“CHP, İBB iddianamesi için HSK’ya ‘gizli tanık’ başvurusu yaptı”

CHP, İBB’ye yönelik hazırlanan iddianamede yer alan “gizli tanık” iddiaları için HSK’ya başvurarak sürecin usule aykırı yürütüldüğünü öne sürdü.

CHP’den HSK’ya “gizli tanık” başvurusu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik hazırlanan iddianamede gizli tanık ifadelerinin manipüle edildiği iddiasını Hâkimler ve Savcılar Kurulu’na (HSK) taşıdı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in kamuoyuna duyurduğu “Meşe” ve “İlke” kod adlı gizli tanıklara ilişkin tartışmalar, partinin savcılar hakkında resmî başvuru yapmasıyla yeni bir boyut kazandı.

Parti yetkilileri tarafından HSK’ya sunulan dilekçede, soruşturma dosyasında kullanılan tanık beyanlarının “kopyala–yapıştır yöntemiyle değiştirilerek” farklı tanıklara aitmiş gibi iddianameye işlendiği öne sürüldü. CHP, bu durumun “somut belgeler ve teknik incelemelerle kanıtlandığını” belirterek konunun adli ve idari yönden soruşturulmasını talep etti.


Dilekçede yer alan bulgular dikkat çekti

HSK’ya verilen dilekçede, iddianamedeki tutarsızlıkların ayrıntılarıyla sıralandığı görüldü. CHP’nin tespit ettiği bulgular, iki gizli tanığın ifadeleri arasındaki benzerliklerin rastlantı olmadığını ortaya koyuyor.

HSK üyeliği için adaylar belli oldu

Partinin dilekçesinde öne çıkan tespitler şöyle:

• Meşe ve İlke ifadeleri arasında birebir metin benzerlikleri

Dilekçeye göre, 19 Mart 2025’te gözaltına alınan şüphelilere yöneltilen sorular, “Gizli Tanık Meşe”nin 17 Mart tarihli ifadesine dayanıyor. Ancak iddianamede yer alan aynı cümlelerin, kelime sırasına kadar aynı biçimde “Gizli Tanık İlke”nin 18 Kasım 2024 tarihli beyanı olarak gösterildiği belirtiliyor.

Bu durum, ifadelerin “kopyalanıp farklı tarih ve tanık adıyla yeniden düzenlendiği” iddiasını destekliyor.

• İfade tarihleriyle soru metinleri çelişiyor

CHP dilekçesinde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın İlke’nin ifadesinin 18/11/2024 tarihli olduğunu açıklamasına rağmen, Mart 2025’te alınan şüpheli ifadelerinde İlke’ye ait hiçbir sorunun yer almadığı vurgulanıyor.

Bu çelişki, Meşe’nin ifadelerinin İlke’ye atfedildiği iddiasını daha güçlü hale getiriyor.

• Ses kaydı farklı, iddianamede yer alan metin farklı tanığa ait

Soruşturma aşamasında “Meşe”ye ait olduğu bildirilen ses kaydındaki ifadelerin iddianamede “İlke”nin beyanı olarak gösterildiği; buna karşılık Meşe’ye ait hiçbir ifadenin iddianamede yer almadığı ileri sürüldü.

• İddianamede sayfa numarası hatası “birleştirme” iddiasını güçlendirdi

İddianamenin 226. ve 227. sayfalarında yer alan “Sayfa 1/3” ibaresinin, iki ayrı ifade metninin birleştirilirken sehven silinmediği belirtildi. CHP, bu hatanın “ifade metinlerinin bir bölümünün diğer tanığın ifadelerinden kopyalandığını” ortaya koyduğunu savundu.


CHP, savcılar hakkında soruşturma istedi

Dilekçede, tespit edilen tüm bulguların adli süreç açısından ciddi sorunlar doğurduğu vurgulandı. CHP, iddianameyi hazırlayan savcıların hem disiplin yönünden hem de ceza hukuku açısından soruşturulmasını talep etti.

Dilekçede şu ifadeye yer verildi:

“Gizli tanık Meşe’ye ait olduğu anlaşılan beyanların, iddianamede İlke kode adlı tanığın ifadesi olarak gösterilmesi, soruşturma işlemlerinin usule aykırı yürütüldüğünü ortaya koymaktadır. Bu nedenle ilgili savcılar hakkında adli ve idari soruşturma açılmalıdır.”

CHP yetkilileri, sürecin yalnızca hukuki değil, siyasi sonuçlar da doğurduğunu belirterek, konunun takipçisi olacaklarını açıkladı.

İLGİLİ HABERLER