IMF’den Türkiye Ekonomisi İçin Kısa Vadeli Pozitif Görünüm

IMF Heyetinin Türkiye Temasları ve İlk Değerlendirme

Uluslararası Para Fonu (IMF), Türkiye’ye gerçekleştirdiği 4. Madde konsültasyon ziyaretinin ardından ekonomiye yönelik ön değerlendirme raporunu yayımladı. Heyetin Ankara ve İstanbul’da ekonomi yönetimi, düzenleyici kurumlar ve finans sektörü temsilcileriyle yaptığı görüşmeler sonrasında ortaya çıkan tabloya göre, Türkiye’nin kısa vadeli görünümü olumlu yönde seyrediyor.

IMF, Türkiye’nin mevcut ekonomi politikasının özellikle fiyat istikrarı ve finansal düzenin güçlendirilmesi açısından etkili sonuçlar üretmeye başladığını belirtti. Fon, “Ekonomi yönetimi tarafından kararlılıkla sürdürülen sıkı para politikası, reel sektör ve hanehalkının beklentilerini olumlu yönde dönüştürüyor” ifadelerine yer verdi.

Ekonomik Aktivitede Dengelenme: Büyüme Devam Ediyor

Raporda, Türkiye ekonomisinin güçlü iç talep ve hizmet sektöründeki canlılık sayesinde büyümesini sürdürdüğü vurgulandı. 2024 yılı itibarıyla aşağı yönlü risklerin hafiflediği belirtilirken, turizm gelirlerindeki artış, ihracatta yeni pazar çeşitlendirmesi ve yatırım iştahındaki toparlanmanın büyümeyi desteklediği kaydedildi.

IMF, kısa vadede Türkiye’nin büyümesinin ılımlı ancak istikrarlı bir şekilde devam edeceğini belirtiyor. Ancak raporda şu uyarıya da yer verildi:

“Küresel risklerde oluşabilecek dalgalanmalar ve yatırımcı iştahındaki ani değişimler, özellikle gelişmekte olan ülkeler için kırılganlık yaratmaya devam ediyor.”

Bu kapsamda enerji fiyatlarındaki belirsizlik, jeopolitik risklerin artması ve küresel finansal koşulların sıkılaşması Türkiye için başlıca dış risk unsurları olarak sıralandı.

IMF'den çarpıcı Türkiye değerlendirmesi: İhtiyatlı ekonomik politikalar önemli başarılar sağladı - Bigpara Haberleri

Para Politikasında Sıkılık, Enflasyonla Mücadelede Etkili Oldu

IMF, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) uyguladığı yüksek reel faiz politikasının finansal kırılganlıkları azalttığını, fiyat artış hızını kontrol altına aldığını ve beklentileri iyileştirdiğini ifade etti.

Ayrıca, TL mevduatların payındaki artış, rezerv pozisyonundaki güçlenme ve döviz piyasasındaki oynaklığın azalması da IMF tarafından olumlu gelişmeler olarak değerlendirildi.

Raporda dezenflasyon süreciyle ilgili şu ifadeler dikkat çekti:

“Enflasyonun kalıcı olarak düşüşe geçmesi, politika tutarlılığı ve mali disiplinin sürdürülmesine bağlıdır.”

Fon, enflasyonun yavaş gerilemesinin ekonomiyi dış şoklara daha hassas hâle getirebileceğini vurgulayarak temkinli olunması gerektiğini belirtti.

Dezenflasyon Sürecinin Bedeli: Yatırım ve Tüketimde Yavaşlama Uyarısı

IMF, Türkiye’de enflasyonun kademeli olarak düşmesinin beklendiğini ancak bu sürecin maliyetli bir yol olduğunu belirtti. Rapora göre:

Yüksek faiz politikası,

Tüketici harcamalarında yavaşlama,

Şirketlerin krediye erişiminde sıkılaşma,

gibi faktörler kısa vadede büyümeyi sınırlandırabilir.

Ancak fon, bu geçiş döneminin sonunda ekonominin daha sağlıklı bir yapıya kavuşacağını vurguladı. Özellikle uzun vadeli yatırım fonlarının Türkiye’ye yönelik ilgisinin artabileceği değerlendirildi.

Maliye Politikası ve Reform Vurgusu: “Kararlılık Şart”

IMF raporunda güçlü mali disiplin gerekliliği yine ön plana çıkarıldı. Fon, gelir artırıcı önlemlerin, vergi tabanının genişletilmesinin ve sosyal harcamaların hedefli yürütülmesinin önemine vurgu yaptı.

Ayrıca Türkiye’nin yapısal reform sürecine hız vermesi gerektiği belirtildi. Raporda öne çıkan reform başlıkları şunlar oldu:

İşgücü piyasasında esneklik

Kayıt dışı ekonominin azaltılması

Yargı bağımsızlığının güçlendirilmesi

Kamuda verimlilik artırıcı adımlar

Yeşil dönüşüm ve dijitalleşme projelerine hız verilmesi

Fon, bu reformların hayata geçirilmesi hâlinde Türkiye’nin potansiyel büyüme hızının yükselmesinin mümkün olduğunu belirtti.