Korucu Sözleri Tartışma Yaratan Tuncer Bakırhan Özür Diledi: ‘Yanlış İfade Edilmiş Olabilir, Kasıt Yok’
Koruculara yönelik sözleri kamuoyunda tepki çeken DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, tv100’de katıldığı programda açıklamalarının yanlış anlaşılmış olabileceğini belirterek, “Kasıt yoktu, özür dilerim” dedi.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, geçtiğimiz günlerde korucularla ilgili kullandığı “Korucuları işsiz bırakmayacağız inşallah. Elindeki silahı al, ver sopayı, köyde hayvan baksın” sözleri nedeniyle gelen yoğun tepkilerin ardından bir açıklama yaptı. tv100 kanalında Kübra Par’ın sunduğu “Özel Röportaj” programına konuk olan Bakırhan, açıklamasında “Yanlış ifade etmiş olabilirim. Özür dilerim. Bir kastım yoktu” dedi.
‘Bu Çok Derin Bir Konu, Belki Tam İfade Edemedim’
Programda Kübra Par’ın doğrudan yönelttiği soru üzerine konuşan Tuncer Bakırhan, sözlerinin yanlış anlaşıldığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Bu çok derin bir konu ama tam olarak ifade edememiş olabilirim. En başta onu söyleyeyim. Burada başka bir kasıt yoktu, buna emin olabilirsiniz.”
Kendisi ve ailesinin hayvancılıkla geçindiğini belirten Bakırhan, “Bizim geçimimiz hayvan beslemekten, arıcılıktan sağlanıyor. Küçümseme, aşağılama gibi bir kastım asla olmadı” dedi.
‘Korucular Mevcut Çözümsüzlüğün Bir Sonucudur’
Koruculuk sisteminin, çözülmemiş Kürt meselesinin bir sonucu olduğunu belirten Bakırhan, bu yapının siyasi bir sorunun ürünü olduğunu vurguladı:
“Korucular neyin bir sonucudur? Mevcut çözümsüzlüğün bir sonucudur. Kürt meselesi çözülmediği için ortaya çıkan bir zemindir. Bu mesele çözülecekse, tabii ki onlara da bir hal yolu bulunmalıdır.”
'Kalbi Kırılan Varsa Özür Dilerim'
Kübra Par’ın, “Kalbi kırılan korucular olduysa özür diler misiniz?” sorusuna ise Bakırhan şu şekilde yanıt verdi:
“Yanlış ifade edilmiş olabilir. Özür dilerim. Yani bir kastım yok, onu bir defa söyledim. Tam tersine, onların yeni süreçte nasıl bir yere evrileceğini, nasıl bir çözüm bulunacağını düşünmeliyiz.”
Bakırhan, kendisinin de barışçıl bir çözümden yana olduğunu ve korucuların da içinde olduğu toplumsal bir normalleşmenin sağlanması gerektiğini ifade etti.
