Ömer Fethi Gürer, yaşlılık sigortası mağdurları için çağrıda bulundu: 'Bu emek boşa gitmemeli'
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki (TBMM) odasında çırak ve staj mağdurlarını ağırlayarak tek tek dinledi. Yıllardır seslerini duyurmaya çalışan bu vatandaşların sorunlarını gündeme taşıyan Gürer, “Çalıştıkları yıllar emeklilikten sayılmıyor. Oysa haklarını istiyorlar.” dedi.
‘18 Yaş Altı Sigortalar Yaşlılık Kapsamında Sayılmıyor’
Gürer, bu kişilerin büyük kısmının 18 yaşını doldurmadan iş hayatına başladığını ve İŞKUR kayıtlarında işçi olarak yer aldığını vurgulayarak şunları söyledi:
“İşe başladıklarında sigorta kartı veriliyor, kurumlar ‘işçisin’ diyor, ama emeklilikte ‘biz seni öğrenci saymışız’ deniyor. Bu insanlar fiilen çalışmış ama yaşlılık sigortası başlatılmadığı için bugün emekli olamıyorlar.”
'Bu Kart Niye Verildi?'
Gürer, devletin verdiği sigorta kartlarının işlevselliğini de sorguladı:
“Kurumlar, bu kartları verip stajyer olarak tanımlıyor ama yıllar sonra bu kartı emeklilikte yok sayıyor. O gün işe başlayan herkesin yaşlılık sigortası da başlatılsaydı, bugün bu mağduriyetler yaşanmazdı.”
‘Primlerini Geriye Dönük Ödemek İstiyorlar’
Mağdurların çözüm önerisini de dile getiren Gürer:
“Geriye dönük primlerini yatırarak bu süreleri emekliliğe saydırmak istiyorlar. Yani devletten ek bütçe ya da af talep etmiyorlar. Haklarını satın alarak sisteme dahil olmak istiyorlar.”
Mağdur Annesi: ‘Oğlumun Üç Yılı Gitti’
Meclis’e gelen mağdurlardan bir annenin sözleri yürek burktu:
“Oğlum 50 yaşında. 9.000 gün primi var ama emekli olamıyor. Çocuklarımı okutmak için mücadele ettim. Oğlumu bir meslek öğrensin diye staja verdim. Şimdi görüyorum ki o üç yıl boşa gitmiş gibi.”
'Çözüm Net: İşe Başlayan Herkesin Yaşlılık Sigortası Başlasın'
CHP’li vekil, mağduriyetin yasal zeminde çözülmesi gerektiğini belirterek şunları ekledi:
“Bu insanlar o yaşta çalıştıysa, sigorta girişlerinin emeklilik için de geçerli sayılması gerekir. Bunun dışında bir çözüm kabul edilemez. Hem hak gaspı hem sosyal adaletsizlik.”
